Türkiye’de özellikle derin teknoloji alanlarında çalışan yenilikçi KOBİ'lerin, koordinatör olarak başarılı proje teklifleri geliştirmelerini amaçlayan EIC Hızlandırıcı Proje Yazma Kampı, İstanbul’da başarıyla tamamlandı. Etkinlik, Türkiye’nin derin teknoloji girişimcilik ekosisteminin AB hibe ve yatırımlarına erişimini artırma ve nitelikli proje koordinatörleri yetiştirme hedefi doğrultusunda önemli bir adım olarak öne çıkıyor.
Ülkemizin de paydaşı olarak yer aldığı, dünyanın en büyük bütçeli sivil Ar-Ge ve yenilik programı olan Ufuk Avrupa bünyesindeki Avrupa Yenilik Konseyi (EIC), küresel düzeyde etki yaratma potansiyeline sahip, çığır açıcı teknolojilerin hayata geçirilmesini destekleyerek Avrupa’nın yenilikçilik kapasitesini dönüştürmeyi amaçlamaktadır. Türkiye’deki derin teknoloji girişimlerinin Avrupa sahnesinde yerini alması ise, ulusal inovasyon politikaları açısından stratejik bir hedef olarak öne çıkmaktadır. Bu doğrultuda, “Ufuk Avrupa'da Türkiye için Teknik Destek Projesi” kapsamında 22–23 Temmuz 2025 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen Proje Yazma Kampı, belirli TÜBİTAK TEYDEB desteklerinden faydalanmış firmaların Avrupa Yenilik Konseyi (EIC) çağrılarına yönelik başvuru süreçlerinde başarılı olabilmeleri amacıyla planlanmıştır. Kamp, katılımcı girişimlere ulusal desteklerden uluslararası programlara geçişte ihtiyaç duydukları teknik yetkinliği ve uygulamaya dönük proje yazma pratiğini kazandırmayı hedeflemiştir. Katılımcıların proje fikirlerini standartlara uygun şekilde yapılandırmalarını amaçlayan bu iki günlük yoğun program boyunca hem teorik bilgiler aktarılmış hem de uygulamalı çalışmalarla katılımcıların kendi projeleri üzerinde doğrudan çalışmaları sağlanmıştır.
Proje Yazma Kampının açılış konuşmaları TÜBİTAK EIC Ulusal İrtibat Noktası Erencan BAL ile Teknik Destek Ekibi Kilit Uzmanı İhsan KARATAYLI tarafından gerçekleştirilmiştir. Eğitim ise EIC Hızlandırıcı alanında uzman iki kıdemli danışman, Elena Pérez ve Isabel Millán tarafından yürütülmüştür.
Etkinliğin ilk oturumunda EIC Hızlandırıcı çağrısının yapısı, başvuru süreci ve değerlendirme kriterleri kapsamlı bir şekilde ele alınmıştır. Yüksek etki potansiyeli taşıyan derin teknoloji (deep-tech) kavramı, fonlama seçenekleri (hibe, yatırım ve karma finansman (blended finance)) aktarılmış, ayrıca kısa ve tam başvuru adımlarından jüri mülakatlarına kadar tüm başvuru süreci ile değerlendirme kriterleri olan “mükemmeliyet”, “etki” ve “uygulama kapasitesi” gibi başlıklar üzerinden başarılı bir teklif hazırlamanın püf noktaları örneklerle açıklanmıştır.
Eğitimin sonraki bölümleri dört aşamalı bir metodolojiyle yapılandırılmış olup ilk adımda katılımcılar resmi EIC proje şablonunu analiz ederek hakemlerin her bir bölümde görmeyi bekledikleri içerikleri öğrenmiştir. Ardından, her bir başlık için kısa öneriler, yazım teknikleri ve stratejik çerçeveler içeren uygulamalı yönlendirmeler sunulmuştur. Programın ilerleyen aşamalarında katılımcılar; pazar analizi, yenilikler, etki, ekip ve iş planı gibi temel mesajlar ve gerekli veriler içeren kendi taslak projelerini hazırlamaya başlamıştır. Bütünsel eğitim yaklaşımı sayesinde her katılımcı, yalnızca bilgi edinmekle kalmamış; kendi EIC Hızlandırıcı başvurusuna temel oluşturabilecek şekilde yapılandırılmış ve şablona uygun bir proje taslağı geliştirmiştir.
Etkinlik birebir danışmanlık oturumlarıyla tamamlanması ile her bir katılımcı, uzmanlardan doğrudan geri bildirim alarak proje önerilerini daha güçlü hale getirme imkânı yakalamıştır. Böylece etkinlik sonunda elde edilen bilgi birikimi ve taslak projeler, katılımcıların başvuru sürecine doğrudan katkı sağlayacak şekilde yapılandırılmıştır.
Ufuk Avrupa'da Türkiye için Teknik Destek Projesi kapsamında; Türkiye’nin araştırma ve yenilik ekosistemini güçlendirmeyi hedefleyen proje yazma kampları, ekosistem paydaşlarının koordinatörlük kapasitesini artırmak üzere kurgulanmıştır. Teknik Destek Projesi kapsamında önümüzdeki aylarda düzenlenecek ilave özel kamplar aracılığıyla, daha fazla sayıda potansiyel katılımcının desteklenmesi hedeflenmektedir. Bu faaliyetlerin, kısa vadede girişimlerin Avrupa Birliği fon kaynaklarına erişimini artırmasının yanı sıra, uzun vadede Türkiye’nin AB programları kapsamındaki projelerdeki etkinliğini ve katılım kapasitesini kalıcı biçimde güçlendirmesi amaçlanmaktadır.
