29 Ekim 2020

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ilgili kuruluşu TÜBİTAK'ın koordinasyonunu yürüttüğü AB Çerçeve Programı Ufuk2020'ye Türkiye, 2014 yılında dahil oldu ve bugüne kadar 265,8 milyon avro ulusal katkı payı ödedi.

Avrupa'nın önde gelen kurumlarıyla ortaklıklar kurup, büyük ölçekli iş birliği projelerinde yer almayı mümkün kılan programda Türkiye, son iki yılda güçlü bir ivme kazandı. Bu yıl açıklanan çağrı sonuçlarıyla toplamda 267,1 milyon avro hibe desteğiyle, ilk defa AB Çerçeve Programlarında ödenen katkı payından daha fazla bir kaynak Türkiye'ye geri dönmüş oldu.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, elde edilen başarıda TÜBİTAK'ın öncü bir rol oynadığını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Türkiye, uzunca bir süredir AB çerçeve programlarına katılıyor. Bu programlarda bir havuz sistemi söz konusu. Biz ülke olarak her sene bu havuza belli bir miktar katkıda bulunuyoruz. Ancak bu katkıların fon olarak bize dönüşü maalesef istediğimiz seviyelerde olmuyordu. Avrupa Birliği'nin (AB) 2014-2020 yıllarını kapsayan Ufuk2020 Programı'nda bir ilke imza attık. Son iki senede TÜBİTAK liderliğinde attığımız adımlar meyvelerini verdi. Böylece, 2000'li yılların başından bu yana tam üyesi olduğumuz AB çerçeve programlarında ilk kez sisteme koyduğumuzdan daha fazlasını, hem de program daha bitmeden geri aldık."

-"Ufuk2020'den daha alacağımız var"

AB Komisyonu ile bu yıl yaptıkları müzakerelere de değinen Varank, 2020'de Ufuk2020'ye katkı payı ödemediklerini belirtti. Varank, şu değerlendirmede bulundu:

"Ufuk2020 kapsamında şimdiye kadar 267,1 milyon avro hibe desteği aldık. Program sonuna kadar bu miktarın daha da artmasını bekliyoruz. Bu beklentimizin temelinde, başvurusu hala devam eden 1 milyar avro bütçeli Yeşil Mutabakat Çağrısı ile diğer çağrılar var. Özetle, Ufuk2020'den program sonuna kadar başka bütçeler de gelecek."

Varank, TÜBİTAK’ın son yıllarda ulusal destek programlarında vizyoner bir dönüşüme imza attığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Araştırma ve yenilik ekosistemimizde, etki odaklı ve birlikte geliştirmeyi esas alan bir yaklaşımı takip ediyoruz. Son iki senede, yenilik ekosistemindeki tüm paydaşlarla adeta bir mekik diplomasisi yürüttük. TÜBİTAK, uluslararası iş birliklerine katılımı özendirmek için çok çeşitli destek ve ödül programları düzenledi. Ufuk2020 çağrıları resmi olarak açılmadan önce uzmanlarımız ilgili paydaşları tespit etti, onlarla temasa geçti ve başvuruda bulunmalarını teşvik etti. Ayrıca AB'de alanında başarılı oyuncular ile ülkemiz paydaşlarını bir araya getiren, uluslararası proje pazarı etkinlikleri düzenledik. Başarılı kuruluşlarımızla yeni başvuruda bulunacaklar arasında tecrübe paylaşımını mümkün kıldık. TÜBİTAK’'ın yürüttüğü bu faaliyetler firmaları cesaretlendirdi, başvurulara daha iyi hazırlanmalarını sağladı ve ülkemize katma değer olarak geri döndü."

"Yeni iş birliklerinin önü açılıyor"

Koordinatörlük Programı kapsamında verdikleri destekler sayesinde, Türk firmalarının projelere ortak olmanın ötesine geçtiğinin altını çizen Bakan Varank, şu ifadeleri kullandı:

"Firmalarımız artık, Avrupa'dan çok sayıda kuruluşun dahil olduğu büyük konsorsiyumları lider firma olarak koordine etmeye başladı. Ufuk2020, şirketlere finansa erişimin yanında çok daha başka avantajlar da sağlıyor. Program kapsamında ortaya çıkardığınız ürünü, AB piyasalarına çok daha kolay satabiliyorsunuz. Çünkü ortaya Avrupa Komisyonu referanslı bir ürün koymuş oluyorsunuz. Hiç şüphesiz bu durum, küresel ticareti kolaylaştırıcı bir etki de oluşturuyor. Ayrıca konsorsiyumlarda yer almanız, ortaklarınızla orta vadede yeni ticari işbirliklerinin de önünü açıyor."

TÜBİTAK'tan her adımda destek

TÜBİTAK, Türkiye'den yapılan başvuruları teşvik etmek ve başvurulardaki başarı oranını artırmak amacıyla araştırmacılara yönelik, seyahat desteği, proje ön değerlendirme ve eğitim destekleriyle çok ortaklı projelerde koordinatörlük görevi üstlenen Türk paydaşlara, eğitim, proje yazma, ön değerlendirme ve organizasyon gerçekleştirme destekleri sunuyor.

Son yıllarda AB çerçeve programlarındaki başarılarda, TÜBİTAK tarafından verilen desteklerle özellikle 2019'da İstanbul'da düzenlenen ICTurkey ve Brüksel'de düzenlenen "Geleceğin Şehirleri" uluslararası proje pazarlarının, ulusal koordinasyon ofisinin ulusal ve uluslararası paydaşlarla yaptığı görüşmelerin ve yönlendirdiği ağ kurma faaliyetlerinin büyük etkisi oldu.

Türkiye Araştırma Alanı'nda (TARAL) yer alan paydaşlardan gelen talepler üzerine, TÜBİTAK tarafından bilgi ve eğitim günleri düzenlenmesinin yanı sıra ulusal irtibat noktalarında, programa başvuru yapmak isteyen her türlü kurum, kuruluş ve araştırmacıya, AB Çerçeve Programı uzmanları ve başarılı kuruluşların katkılarıyla bilgilendirmeler yapıldı.

Avrupa'da alanında deneyimli proje koordinatörlerinin çeşitli etkinlikler vasıtasıyla Türkiye'ye davet edilerek, üniversite ve sanayi kuruluşlarıyla görüştürülmesi, yetkinliklerin anlatılması, Türk firmalarının daha güçlü konsorsiyumlarda yer almasını sağladı.

AB takdirle karşıladı

TARAL'ın, Avrupa Araştırma Alanı (ERA) ile eş güdüm çalışmalarından ve Türkiye'nin Ufuk2020'deki başarısından Avrupa Komisyonu'nun 2020 Yılı Türkiye Raporu'nda da takdirle söz edildi. Raporda, Türkiye'nin bilim ve araştırma faslı hazırlıklarının çok ileri düzeyde olduğu tespit edildi.

Bu yıl tamamlanacak Ufuk2020 Programı kapsamında gösterilen başarının, 2021-2027 yıllarında yürütülecek 9. Çerçeve Programı Ufuk Avrupa kapsamında artarak devam etmesi amaçlanıyor.

Kurumlar, Ufuk2020 Programı ve TÜBİTAK destekleri üzerine ayrıntılı bilgi almak için "ufuk2020.org.tr" sitesinden faydalanabiliyor.

Kaynak: Habertürk